Kürk Mantolu Madonna- Sabahattin Ali



Kürk Mantolu Madonna Sabahattin Ali'nin yazmış olduğu bir aşk romanıdır. Kurgusu ve yazarın anlatımındaki farklılık nedeni ile bu kitaba basit bir aşk romanı diyemeyiz. Bu kitapta genç bir adamın tutkusunun imkansız bir aşka dönüşmesi ve sonrasında imkansız görünen aşkın gerçeğe dönüştüğünü görüyoruz. Tutkulu bir aşk ve sonrasında yaşanan mecburi ayrılık. Ölümün soğuk yüzü ile sadece anılarda kalan bir aşk ve o aşk nedeniyle bugün yerine mazide yaşayan bir adam. Hiç bir aşkın garantisi yoktur, her aşk bir gün bitebilir. Kimileri için her bitiş yeni bir başlangıç olurken, bazıları için bitiş diye bir şey yoktur. Onlar dışarıdan bakıldığında normal bir yaşantı içinde görülseler de aslında bugünlerinde hala geçmişin izlerini taşırlar. Kürk Mantolu Madonna'da da Sebahattin Ali Raif ismindeki karakter aracılığı ile bu durumu gözlerimizin önüne seriyor. Raif Bey sessiz, sakin, kendi halinde bir adamdır. Onun bu halindeki sırrın çözümü ise iş yerinde çekmeceden çıkarıp okuduğu defterde gizlidir. Raif Bey'in herkesten gizlediği o defterde ne yazmaktadır, işte bu sorunun cevabı kitapta gizli. 

Kürk Mantolu Madonna kitap özeti tutkulu bir aşk ve sonrasında yaşananları konu almakta. Her şey Rasim ismindeki gencin işten kovulması ve bir arkadaşının bürosunda işe girmesi ile başlar. Buradaki çalışanlardan birisi olan Raif bey ilk andan itibaren dikkatini çeker. İş yerindeki herkes Raif Bey'in iş dışında hiç konuşmayan, sessiz ve sakin birisi olduğu görüşündedir. Rasim bu duyduklarına pek inanmasa da Raif Bey ile tanıştıktan sonra durumun aynen iş arkadaşlarının anlattığı gibi olduğunu görür. Fakat bu sakin ve umursamaz görünümün birçok yaşanmışlığın sonucu oluştuğunu hisseder. Yaşlı adam iş yerinde kendisine bağırılıp çağrılmasına bile hiç tepki vermeyerek sakinliğini korumaya devam etmektedir. 


Yaşlı adam sürekli çekmeceden aldığı bir defteri gizlice okumaktadır. O defterde ne yazdığı ise Rasim'in merakını uyandırır. Bir gün Raif Bey hasta olduğu için işe gelemeyince genç adam işlerini evde yapması için ona bazı belgeler götürür. Bu vesile ile yaşlı adamın ailesi ile de tanışma fırsatı bulur. Raif Bey tıpkı iş yerindeki gibi evde de sessiz ve sakin biridir. O günden sonra yaşlı adamla delikanlı arasında güzel bir yakınlık oluşmaya başlar. Raif Bey ağır bir hastalığa yakalanır ve ölüm döşeğindeyken delikanlıyı evine çağırır. Ona iş yerinde sürekli okuduğu o defteri getirip yakmasını söyler. Genç adam o defterde ne yazdığını merak ettiği için gizlice okur. Bu defter Raif Bey'in gençliğinde tutmuş olduğu bir günlüktür. O dönemlerde babası sabuncu olan Raif Bey Avrupa'yı çok merak etmektedir. Bir gün babasının ona Almanya'ya gidip orada çalışmasını söylemesi ile hayalleri gerçek olur. Bir işe girip sessiz, sakin bir yaşam sürerken bir gün gittiği bir resim sergisi onun için hayatının dönüm noktası olur. Sergide Maria Puder'in Kürk Mantolu Madonna resmini gören genç adam o resimdeki kadına aşık olur.

Her gün o sergiye gider ve serginin kapanış saatine kadar o resmi izler. Ressam Maria Puder o tabloda kendisini çizmiştir. Maria'nın özgür bir yapısı vardır. Raif Bey hep kürk mantolu Madonna'yı görme hayaliyle yaşar ve bir gün bu hayali gerçek olur. Bu tanışma önce güzel bir arkadaşlığa ardından da tutkulu bir aşka dönüşür. Raif aşık olduğu kadınla olmaktan çok mutludur fakat bir gün ailesinden aldığı mektupla bu mutluluğu gölgelenir. Mektupta babasının öldüğü ve acilen Türkiye'ye gelmesi gerektiği yazılıdır. Maria'ya işleri yoluna koyup geri geleceğini söyleyerek baba ocağına döner. Bu arada iki aşık mektuplaşmaktadır. Derken birden Maria'dan mektup gelmez olur. Raif meraklanır ve Almanya'ya gider. Oraya aşık olduğu kadını görmek için gitmiş fakat onun öldüğü haberini almıştır. O günden sonra Raif içine kapanık ve suskun birisi olmuştur. Yıllar sonra bir tesadüf eseri Maria'nın kuzeniyle karşılaşır. Yanında bir kız çocuğu vardır. Maria'nın kuzeni bu kızın Maria'nın olduğunu, çocuğun babasının bir Türk olduğunu fakat onun kim olduğunu bilmediğini söyler. Raif daha olayın şaşkınlığını üzerinden atamadan trenin kalkış zili duyulur ve küçük kız trene binerek gider. Delikanlı bu yazılanları okurken Raif Bey ölmüştür ve ondan geriye sadece geçmişte yaşanmış tutkulu bir aşkın hatıraları kalmıştır. Kürk Mantolu Madonna kitap yorumu burada son bulurken eğer bu kitabı okumayanlar varsa, gerçek ve tutkulu bir aşk hikayesine şahitlik etmek için bu kitabı okumalarını tavsiye ediyorum. 

Yorumlar